arızası

listen to the pronunciation of arızası
التركية - الإنجليزية

تعريف arızası في التركية الإنجليزية القاموس.

arıza
(Tekstil) malfunction

This clock seems to be malfunctioning. - Bu saat arızalı görünüyor.

Due to a technical malfunction, this train's service will be henceforth discontinued. - Teknik bir arıza nedeniyle, bu trenin hizmeti bundan sonra devam etmeyecektir.

arıza
fault

The accident was caused by a fault in the refrigeration system of the appliance. - Kazanın nedeni, cihazın soğutma sistemindeki bir arızaydı.

Yes, the computer is faulty. - Evet, bilgisayar arızalıdır.

arıza
failure

The truck had a clutch failure. - Kamyonun bir debriyaj arızası vardı.

arıza
{i} defect

They replaced the defective TV with a new one. - Arızalı TV yi yenisiyle değiştirdiler.

The vehicles are inspected for defects at least every three months. - Araçlar arızalar için en az her üç ayda bir kontrol edilir.

arıza
breakdown

We are late because our car had a breakdown. - Arabamızda bir arıza olduğu için geç kaldık.

Are you having a breakdown? - Bir arıza mı yaşıyorsunuz?

arıza
glitch
arıza
(Bilgisayar) incident
arıza
casualty
arıza
roughness
arıza
(Tıp) disorder

The authorities fined the shop because of a disorder in the electronic balance. - Elektronik terazideki bir arıza nedeniyle yetkililer işyerine para cezası verdi.

arıza
disturbance
arıza
contingency
elektrik arızası
power failure
motor arızası
(Askeri) motor failure
arıza
unevenness
arıza
{i} crash
arıza
bug

The programmer fixed the bug. - Programcı arızayı düzeltti.

arıza
breakdown of
arıza
hitch
arıza
obstruction
arıza
unevenness, roughness (of the country)
arıza
defect, failure, breakdown, obstruction
arıza
mus. an accidental
arıza
trouble
arıza
fault, failure, defect, breakdown, hitch; bug; roughness
ateşleme arızası
ignition trouble
bilgisayar arızası
(Bilgisayar) computer malfunction
dizge arızası
(Bilgisayar,Teknik) system failure
fren arızası
(Askeri) brake failure
makine arızası
machine check
motor arızası
engine breakdown
sistem arızası
system failure
sunucu arızası
(Bilgisayar) server failure
toprak arızası
earth fault
şebeke arızası
network failure
التركية - التركية

تعريف arızası في التركية التركية القاموس.

ÂRIZA
(Osmanlı Dönemi) İsabet eden belâ ve keder
arıza
Bozukluk, aksaklık
arıza
Bir notanın sesini yarım ton yükseltmek, alçaltmak veya eski durumuna getirmek için notanın soluna konulan diyez, bemol ve bekâr işaretlerinin ortak adı
arıza
Aksaklık, bozukluk
arıza
Engebe
arıza
Aksama, aksaklık
arıza
Aksama, aksaklık, bozulma
ÂRIZA
(Osmanlı Dönemi) Gelip geçici
ÂRIZA
(Osmanlı Dönemi) Sonradan olan, noksanlık
ÂRIZA
(Osmanlı Dönemi) Bir şeyin olmasına veya görülmesine mâni olan birşey
ÂRIZA
(Osmanlı Dönemi) Hariçten gelen te'sirle olan
ÂRIZA
(Osmanlı Dönemi) Bozulma