angrily.

listen to the pronunciation of angrily.
الإنجليزية - التركية
öfkeyle

Aktris sözleşmesini öfkeyle yırttı. - The actress tore up her contract angrily.

Ondan gelen mektubu öfkeyle yırttı. - He angrily tore up the letter from her.

hiddetle
kızgınlıkla

Kızgınlıkla Hey, suyumu kirlettiniz! diye bağırdı. - He shouted angrily, Hey! You contaminated my water!

O, Şu anda bakıyorsun. Sen röntgenliyorsun Tom dedi kızgınlıkla. - Just now, you were looking. You Peeping Tom,she said angrily.

sinirlice
kızgın bir şekilde

Mary kızgın bir şekilde ayağını yere vurdu. - Mary stomped her foot angrily.

O, kızgın bir şekilde ona baktı. - He looked at her angrily.

fena
kızgın kızgın
aksice
öfkeli öfkeli
الإنجليزية - الإنجليزية