a pass that leads directly to a basket

listen to the pronunciation of a pass that leads directly to a basket
الإنجليزية - التركية

تعريف a pass that leads directly to a basket في الإنجليزية التركية القاموس.

assist
{f} yardım etmek

Tom bize yardım etmek için burada. - Tom is here to assist us.

Tom Mary'nin ayaklarına yardım etmek için elini aşağıya doğru uzattı. - Tom reached down to assist Mary to her feet.

assist
yardım etmek desteklemek
assist
asistanlık yapmak
assist
asiste etmek
assist
desteklemek
assist
{f} yardım et

Mali olarak ressama yardım ettiler. - They assisted the painter financially.

Onlar bize yardım etmek için geldiler. - They came to our assistance.

assist
yardım assist at hazır bulunmak assistance yardım
assist
sayı yaptırma (takım)
assist
iane vermek
assist
{f} hazır bulunmak
assist
yardım

Yardımımıza ihtiyacın var mı? - Do you need our assistance?

Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar. - Motherhood and childhood are entitled to special care and assistance. All children, whether born in or out of wedlock, shall enjoy the same social protection.

assist
imdat
assist
muavenet
assist
yardımcı assistant professor asistan yardım et
assist
{f} yardımcı olmak

Bana yardımcı olmak için yolunu değiştirdi. - He went out of his way to assist me.

Sana yardımcı olmak için buradayım. - I'm here to assist you.

assist
muavenet etmek
assist
iane assistant muavin
الإنجليزية - الإنجليزية
assist
a pass that leads directly to a basket

    الواصلة

    a pass that leads di·rect·ly to a bas·ket

    التركية النطق

    ı päs dhıt lidz dayrekli tı ı bäskıt

    النطق

    /ə ˈpas ᴛʜət ˈlēdz dīˈreklē tə ə ˈbaskət/ /ə ˈpæs ðət ˈliːdz daɪˈrɛkliː tə ə ˈbæskət/
المفضلات