a member of a religious order

listen to the pronunciation of a member of a religious order
الإنجليزية - التركية

تعريف a member of a religious order في الإنجليزية التركية القاموس.

religious
dinsel

Dinsel görüşlerini sizinle paylaşmak isteyen insanlar, sizin dinsel görüşünüzü onlarla paylaşmanızı neredeyse hiç istemezler. - People who want to share their religious views with you almost never want you to share yours with them.

Bir devlet okulunda dinsel eğitim yasaklandı. - Religious education is prohibited at a public school.

religious
{s} dini

Daha sonra, diğer birçok ülkeden olanlar büyük ekonomik imkanlarla ilgili raporlar ve dini ve politik özgürlük tarafından cezbedildikleri için Amerika Birleşik Devletlerine akın ettiler. - Later, those from many other countries flocked to the United States because they were attracted by reports of great economic opportunities and religious and political freedom.

Kız kardeşinin aksine, o, ebeveynlerinin ona verdiği dini inancı korudu. - Unlike his sister, he has retained the religious faith his parents brought him up in.

religious
{s} dindar

İnkalar dindar insanlardı. - The Inca were religious people.

Çok dindarsın, değil mi? - You're very religious, aren't you?

religious
{s} inançlı

Tom inançlı değildir. - Tom is not religious.

a member of
üye olmak
religious
müslüman
religious
mütedeyyin
religious
{s} derin

Leyla'nın derin dinsel inançları vardı. - Layla had deep religious convictions.

religious
{s} din

Yeni yasa dini azınlıkları oy verme haklarından mahrum edecek. - The new law will deprive religious minorities of their right to vote.

Kız kardeşinin aksine, o, ebeveynlerinin ona verdiği dini inancı korudu. - Unlike his sister, he has retained the religious faith his parents brought him up in.

religious
religiouslydindarane
religious
rahip
religious
{s} çok dikkatli
religious
rahibe
religious
dini vazife imiş gibi
religious
mezhebe ait
religious
(sıfat) dindar, inançlı, sofu, dinsel, dini, din, tarikata ait, diyanet, derin
religious
{s} tarikata ait
religious
din adam

Tom bir din adamı değildi. - Tom wasn't a religious man.

Din adamı saatlerce diz çökmüş olarak kaldı. - The religious man remained kneeling for hours.

الإنجليزية - الإنجليزية
religious
a member of a religious order

    الواصلة

    a Mem·ber of a re·li·gious or·der

    التركية النطق

    ı membır ıv ı rilîcıs ôrdır

    النطق

    /ə ˈmembər əv ə rēˈləʤəs ˈôrdər/ /ə ˈmɛmbɜr əv ə riːˈlɪʤəs ˈɔːrdɜr/
المفضلات