You must view the matter from different angles.
 - Bu konuya farklı açılardan bakmalısın.
The roof declines at a sharp angle.
 - Çatı keskin bir açıyla eğimlidir.
There are other aspects.
 - Diğer bakış açıları var.
Let's approach this problem from a different aspect.
 - Bu soruna farklı bir açıdan yaklaşalım.
In many respects, women and men are totally different.
 - Erkek ve kadınlar birçok açıdan tamamen farklıdırlar.
I've failed in every respect.
 - Ben her açıdan başarısız oldum.
We should consider the problem from a child's perspective.
 - Problemi bir çocuğun bakış açısıyla düşünmeliyiz.
You need to get a new perspective.
 - Yeni bir bakış açısı elde etmelisin.
There's a small shop on the corner that is open 24 hours a day.
 - Köşede 24 saat açık olan küçük bir dükkan var.
I turned the corner and caught sight of a newly opened restaurant.
 - Ben köşeyi döndüm ve yeni açılmış bir restoranı gördüm.
From my personal point of view, his opinion is right.
 - Benim kişisel bakış açıma göre onun fikri doğrudur.
Let's look at the problem from a different point of view.
 - Soruna farklı bir bakış açısından bakalım.
Divers have found hundreds of Spanish gold coins off the coast of Florida.
 - Dalgıçlar Florida sahili açıklarında binlerce İspanyol altın sikkesi buldu.