şirine

listen to the pronunciation of şirine
التركية - الإنجليزية
(Televizyon) (Smurfs, the cartoon) Smurfette
şirin
cute

That girl is more cute than beautiful. - O kız güzelden çok şirin.

He's really cute, and so I like working with him. - O gerçekten şirin ve bu yüzden onunla çalışmayı seviyorum

şirin
pretty

The girl who works at the bakery is pretty. - Fırında çalışan kız şirin.

Mary looks pretty today. - Mary bugün çok şirin görünüyor.

şirin
lovely
şirin
sweet
şirin
adorable

That kitten is so adorable. - O kedi yavrusu çok şirin.

What adorable puppies! - Ne şirin köpek yavruları!

şirin
nice

Tom is really very nice. - Tom gerçekten çok şirin.

Why are you only nice to me? - Neden sadece bana karşı şirinsin?

şirin
fair
şirin
pleasant
şirin
divine
şirin
sweet, charming
şirin
debonaire
şirin
cunning
şirin
winsome
şirin
debonair
şirin
cute, sweet, pretty, pleasant, dainty, darling, adorable
şirin
sonsy
şirin
melodious
şirin
gracious
şirin
delight
التركية - التركية

تعريف şirine في التركية التركية القاموس.

ŞİRİN
(Osmanlı Dönemi) f. Tatlı. Sevimli. Cana yakın
şirin
Sevimli, cana yakın, tatlı, hoş: "Gözlerin, dişlerin ve ak gerdanınla / Ne şirin komşumuzdun sen Fahriye abla."- A. M. Dıranas
şirin
(Osmanlı Dönemi) tatlı
şirin
Sevimli, cana yakın, tatlı, hoş