übereifrig

listen to the pronunciation of übereifrig
ألمانية - التركية
işgüzar
{'ü: bır-ayfrih} gerektiğinden fazla çaba gösteren
çok istekli
الإنجليزية - التركية

تعريف übereifrig في الإنجليزية التركية القاموس.

fussy
{s} telaşlı

Tom telaşlı bir bebekti. - Tom was a fussy baby.

Tom telaşlı, değil mi? - Tom's fussy, isn't he?

fussy
güç beğenen
fussy
çok süslü
fussy
velveleci
fussy
çok titiz

Tom yedikleri hakkında çok titizdir. - Tom is very fussy about what he eats.

Sen çok titiz bir yiyensin. - You're a very fussy eater.

fussy
huysuz
fussy
müşkülpesent
fussy
kılı kırk yaran
fussy
yaygaracı
fussy
s kılı kırk yaran
fussy
huy suz
fussy
fazla süslü fussily z titizlikle fussiness i titizlik
fussy
(sıfat) titiz, zor beğenen, detaycı, mızmız, telaşlı, yaygaracı
fussy
{s} mızmız
fussy
süslü/titiz/telaşlı
fussy
telâş

Tom telaşlı bir bebekti. - Tom was a fussy baby.

Tom çok telaşlı değildir. - Tom isn't very fussy.

ألمانية - الإنجليزية
gung-ho
officious (of an intrusively enthusiastic person)
overeager
gungho
officiously
fussy
overzealous
overbusy
overenthusiastic
over-eager