ömürlük

listen to the pronunciation of ömürlük
التركية - الإنجليزية

تعريف ömürlük في التركية الإنجليزية القاموس.

ömür
(isim) Life

This is the chance of a lifetime. - Bu bir ömür boyu şanstır.

I can give you a long life. - Sana uzun bir ömür verebilirim.

ömür
{i} lifetime

If that woman will love me for who I am for a lifetime, I would marry her. - O kadın beni ömür boyu ben olduğum için sevecekse ben onunla evlenirim.

You're very lucky you know! A such thing happen only once in a lifetime. - Bilirsin çok şanslısın! Böyle bir şey bir ömür boyu sadece bir kez olur.

ömür
lifespan
ömür
working life
ömür
life time
ömür
existence
ömür
life span
ömür
service life
ömür
life, life-span
ömür
life, lifetime
ömür
(someone) who is amusingly odd, entertaining
ömür
race
ömür
vita
ömür
time of life
ömür
existance
التركية - التركية

تعريف ömürlük في التركية التركية القاموس.

Ömür
(Osmanlı Dönemi) DÂD
ömür
Yaşama veya var olma süresi, yaşam, hayat
ömür
Kurtuluş savaşı gazisi Fikret Yüzatlı tarafından üretimine başlanmış olan Türkiye'nin ilk ambalajlı yoğurdunun adı
ömür
Yaşama veya var olma süresi, yaşam, hayat: "Yok yere geçirdim günü, ah nideyim ömrüm seni."- Yunus Emre. Çok hoşa giden şey
ömür
Çok hoşa giden şey