Fadil was found deceased in his apartment.
 - Fadıl evinde ölü bulundu.
A monument was erected in memory of the deceased.
 - Ölenin anısına bir anıt dikildi.
We won't let you pass away.
 - Ölmene izin vermeyeceğiz.
The patient may pass away at any moment.
 - Hasta herhangi bir anda ölebilir.
There were cars burning, people dying, and nobody could help them.
 - Yanan arabalar, ölen insanlar vardı ve kimse onlara yardımcı olamadı.
Dying is not the opposite of living: we spend our life living while we don't spend our death dying.
 - Ölüm yaşamın zıttı değildir: biz ölümümüzü ölürken geçirmezken hayatımızı yaşarken geçiririz.
Anime director Satoshi Kon died of pancreatic cancer on August 24, 2010, shortly before his 47th birthday.
 - Anime yönetmeni Satoshi Kon, kırk yedinci doğum gününden kısa süre önce 24 Ağustos 2010 tarihinde pankreas kanserinden öldü.
Dalida died from an overdose of sleeping pills.
 - Dalida aşırı dozda uyku hapından öldü.
The Emperor prayed for the souls of the deceased.
 - İmparator ölülerin ruhları için dua etti.
He got down on his knees and prayed for the souls of the deceased.
 - Dizlerinin üzerine çöktü ve ölenlerin ruhları için dua etti.
If a mouse only has one hole, it will soon perish.
 - Bir farenin sadece tek bir deliği varsa, kısa sürede ölür.
All those who take up the sword shall perish by the sword.
 - Kılıç çekenlerin hepsi kılıçla ölecek.
Dalida died from an overdose of sleeping pills.
 - Dalida aşırı dozda uyku hapından öldü.
Ivy Bean, the oldest user of both Facebook and Twitter, died at 104.
 - Hem Facebook'un hem de Twitter'ın en yaşlı üyesi olan Ivy Bean, 104 yaşında öldü.