ödünç vermek

listen to the pronunciation of ödünç vermek
التركية - الإنجليزية
lend

Tom was kind enough to lend me the money I needed. - Tom ihtiyacım olan parayı bana ödünç vermek için yeterince nazikti.

I had to lend Tom money so he could pay his rent. - Kirasını ödeyebilsin diye Tom'a parayı ödünç vermek zorunda kaldım.

to lend
loan
put out to loan
1. to lend (something). 2. to lend
lent

bir şeyi ödünç vermek.

loaning
ödünç verme
lend

Tom doesn't have the courage to ask Mary to lend him her video camera. - Tom'un Mary'den video kamerasını ona ödünç vermesi için isteme cesareti yok.

Tom offered to lend me the money. - Tom parayı bana ödünç vermeyi önerdi.

ödünç ver
lend

Could you lend me your bicycle for a couple of days? - Bisikletini birkaç günlüğüne bana ödünç verebilir misin?

I'll lend you my notebook. - Defterimi sana ödünç vereceğim.

ödünç ver
{f} loaning
ödünç ver
{f} lending

Would you mind lending me your car? - Arabanı bana ödünç verir misin?

I wonder if you would mind lending me your car for a couple of days. - Birkaç günlüğüne arabanı bana ödünç vermenin bir sakıncası olup olmadığını merak ediyorum.

ödünç ver
{f} lent

The magazine which you lent me is very interesting. - Bana ödünç verdiğin dergi çok ilginç.

The bank lent him 500 dollars. - Banka ona 500 dolar ödünç verdi.

ödünç verme
{i} loaning
ödünç verme
loan

Tom wanted Mary to loan him some money. - Tom Mary'den ona biraz para ödünç vermesini istedi.

I wish I hadn't loaned Tom my car. - Keşke arabamı Tom'a ödünç vermeseydim.

ödünç para vermek
Lend someone money
ödünç verme
lending

I finally talked Tom into lending me his bicycle. - Sonunda Tom'u bisikletini bana ödünç vermesi için ikna ettim.

I wonder if you would mind lending me your car for a couple of days. - Birkaç günlüğüne arabanı bana ödünç vermenin bir sakıncası olup olmadığını merak ediyorum.

faiz karşılığında ödünç para vermek
(Hukuk) loan
ödünç ver
{f} loan

Can you loan me a pen? - Bana bir kalem ödünç verebilir misin?

Please loan me your dictionary. - Bana sözlüğünü ödünç ver, lütfen.

ödünç verme
accommodation
التركية - التركية
ikraz etmek
ödünç verme
ariyet
ödünç verme
iare