My bag is too old. I must buy a new one.
- Çantam çok eski. Yeni bir tane almalıyım.
We got him to carry our bag.
- Ona çantamızı taşıttık.
The pencil case is on the table.
- Kalem çantası masanın üstünde.
I can't find my vanity case.
- Makyaj çantamı bulamıyorum.
My briefcase is full of papers.
- Evrak çantam kağıtlarla doludur.
Tom left his briefcase on the subway.
- Tom çantasını metroda bıraktı.
I'll return to get my handbag.
- Ben el çantamı almak için geri döneceğim.
She had her handbag stolen.
- O el çantasını çaldırdı.
Where is my satchel? It's on the chair.
- Omuz çantam nerede? Sandalyenin üstünde.
He stole my purse from me.
- O, benden çantamı çaldı.
Mrs. Baker had her purse stolen.
- Bayan Baker çantasını çaldırdı.
Let's see what you've got in your suitcase.
- Çantanızda neyiniz olduğuna bir bakalım.
You haven't put anything in your suitcase yet.
- Henüz çantana bir şey koymadın.