(muz

listen to the pronunciation of (muz
التركية - التركية

تعريف (muz في التركية التركية القاموس.

LU'MUZ
(Osmanlı Dönemi) Çok yiyen kişi, obur
muz
Bu bitkinin kendine özgü hoş kokulu, tatlı, besleyici, kalın kabuklu, uzun meyvesi
muz
Musa sapientum olarak tanımlanan, sıcak bölgelerde yetişen, bir çenekli, çok yıllık bir bitki
muz
Muzgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, bir çenekli, çok yıllık bir bitki (Musa sapientum)
muz
Acımsı, acıya çalan badem
الكردية - الإنجليزية

تعريف (muz في الكردية الإنجليزية القاموس.

(muz) a (not)
A
التركية - الإنجليزية

تعريف (muz في التركية الإنجليزية القاموس.

muz
banana

Tom sliced the banana with a knife. - Tom bir bıçakla muzu dilimledi.

I have never fed my dog a banana. - Köpeğimi asla bir muzla beslemedim.

bir tür muz
plantain
muz
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: muzgiller,muziye fasilesi) banana
muz cumhuriyeti
banana republic
muz ekmeği
banana bread
muz gibi olmak
slang to get rattled, get flustered
muz yiyen
plantain eater
yarım kilo muz rica ediyorum
I'd like a pound of bananas