O, şemsiyesini bir silah olarak kullandı.
- He used his umbrella as a weapon.
Silahta kalan parmak izleri şüphelininki ile uyuşuyor.
- The fingerprints left on the weapon match the suspect's.
O, şemsiyesini bir silah olarak kullandı.
- He used his umbrella as a weapon.
Barack Obama, nükleer silahlarla ilgili uluslararası bir yasaklamayı hedefliyor, fakat tüm savaşlarda onlara karşı değil.
- Barack Obama is aiming for an international ban on nuclear weapons, but is not against them in all wars.
Uluslararası anlaşmazlıkları çözmek için silahlara başvurmamalıyız.
- We should not resort to arms to settle international disputes.
Askerlerin bol miktarda silahları vardı.
- The troops had plenty of arms.
Silah ihracatına izin verilmedi.
- The export of arms was not allowed.
Silah ihracatı yasaklandı.
- The export of arms was prohibited.
... of nuclear weapons a centerpiece of his national security policy. And what he has also said ...
... stockpile and how we maintain it, the President has said, of course, as long as nuclear weapons ...