very-nice

listen to the pronunciation of very-nice
الإنجليزية - التركية

تعريف very-nice في الإنجليزية التركية القاموس.

lovely
{s} güzel

Ne güzel bir sürpriz! - What a lovely surprise!

Biz güzel bir yemek yedik. - We had a lovely meal.

lovely
{s} sevimli

Bir çocuk ne kadar aptalsa o kadar sevimlidir. - The stupider the child, the more lovely.

İki oğlan sevimli bir kediyle yalnız yaşıyorlardı. - The two boys lived alone with a lovely cat.

lovely
sevgili

Ve yolun her adımında benim arkamda olan sevgili karım Kate'e teşekkür etmeliyim. - And I must thank my lovely wife, Kate, who was behind me every step of the way.

very nice
şiir gibi
very nice
ballı
lovely
sevilir
lovely
şeker
lovely
hoş

Eğer para kazanmak için buradaysan, Amerika bulunmak için hoş bir yer. - America is a lovely place to be, if you are here to earn money.

Erkekler hoş kadınları sever. - Men like lovely women.

lovely
harika
lovely
nefis
lovely
{s} şirin
lovely
ÇOK ŞEKER
very nice
aferin
very nice
çok güzel

Singapore bu resimde çok güzel görünüyor. - Singapore looks very nice in this picture.

Mary çok güzel bir kız. - Mary is a very nice girl.

lovely
sevimlilik
lovely
lovelinessgüzellik
lovely
hoş/sevimli
the weather is very nice today
bugün hava çok güzel
you're very nice
çok iyisiniz
الإنجليزية - الإنجليزية
lovely
very-nice
المفضلات