Onların karşılaşmaları kaçınılmazdı.
- It was inevitable that they would meet.
Savaş kaçınılmaz değil.
- War is not inevitable.
Bu tür sorunlar kaçınılmazdır.
- These kinds of problems are unavoidable.
Olan şey kaçınılmazdı.
- What happened was unavoidable.
Progress is inevitable.
- Progress is unavoidable.