Tom iki dilli büyümek için şanslıydı.
 - Tom was lucky to grow up bilingual.
Boston büyümek için harika bir yerdi.
 - Boston was a great place to grow up.
Büyüdüğümde ben önemli biri olmak istiyorum.
 - I want to be somebody when I grow up.
Büyüdüğüm zaman bir pilot olmak istiyorum.
 - I want to be a pilot when I grow up.
Will you grow up please, and stop making silly faces..