تعريف türkisch في ألمانية التركية القاموس.
- {'türkiş} s Türkçe
- s. 'türkiş Türkçe
- türklük
تعريف türkisch في الإنجليزية التركية القاموس.
- Ottoman
- Osmanlı
Ben Osmanlıca konuşuyorum.
-I'm speaking Ottoman.
On altıncı yüzyılda Osmanlı Türkleri Akdeniz ve Kızıldeniz'i birleştirmek için Mısır'da bir kanal inşa etmeye teşebbüs ettiler.
-In the sixteenth century Ottoman Turks attempted to construct a canal in Egypt to unite Mediterranean Sea and Red Sea.
- Turkish
- Türkçe
Türkçe konuşur musunuz?
-Do you speak Turkish?
Türkçe Ğ ve İspanyolca H kaçtı ve birlikte birsürü tamamen sessiz çocukları oldu.
-A Turkish soft G and a Spanish H eloped and had lots of completely silent children together.
- Turkish
- {s} Türk
Eski İtalyan para birimi liretti ve sembolü ₤ idi. Liret Türk lirasıyla alâkalı değildir.
-The former Italian currency was the lira and its symbol was ₤. It's not related to the Turkish lira.
Türkçe konuşuyor musun?
-Do you speak Turkish?
- Turkish
- Türk/Türkçe
- Turkish
- (isim) Türkçe
- Turkish
- Türkiyeli
- Ottoman
- divan
- Ottoman
- sedir
- Ottoman
- s., i. (çoğ. --s) Osmanlı
- Turkish
- (sıfat) Türk
المصطلحات ذات الصلة
تعريف türkisch في ألمانية الإنجليزية القاموس.
- Ottoman
- Turkish
This is a Turkish tradition.
-Das ist eine türkische Tradition.
Mustafa Kemal Ataturk proclaimed the Turkish Republic in 1923.
-Mustafa Kemal Atatürk rief im Jahre 1923 die türkische Republik aus.
- griechisch-türkisch
- Greek-Turkish
- griechisch-türkisch
- Greco-Turkish