streitigkeiten

listen to the pronunciation of streitigkeiten
ألمانية - التركية
kavga, tartışma
الإنجليزية - التركية

تعريف streitigkeiten في الإنجليزية التركية القاموس.

differences
(Bilgisayar) farklar

Tondaki ince farklar orijinali fotokopiden ayırt eder. - Subtle differences in tone discriminate the original from the copy.

İki şey arasında ince farklar var. - There are subtle differences between the two things.

differences
(Bilgisayar) farklılık

Yazar Hollandalı ve Amerikalı öğrencilerle çalışırken hangi kültürel farklılıkları buldu? - What cultural differences did the author find in working with Dutch and American students?

İnsanların farklılıklarının farkında olması gerekir, ama aynı zamanda onları yaygınlığını da kucaklamalılar. - People need to be aware of their differences, but also embrace their commonness.

disputes
anlaşmazlıklar

Uluslar arası anlaşmazlıkların barışçıl bir şekilde çözümlenmeli. - International disputes must be settled peacefully.

Kişiselleşen anlaşmazlıkları durdurmanı istiyorum. - I would like you to stop personalizing disputes.

disputes
(Ticaret) anlaşmazlık

Uluslar arası anlaşmazlıkların barışçıl bir şekilde çözümlenmeli. - International disputes must be settled peacefully.

II. Dünya Savaşı'ndan sonraki uluslararası anlaşmazlıklar hakkında bir tez yazıyorum. - I am writing a thesis about international disputes after World War II.

differences
farklılıklar

İki oğlan arasında dikkat çekici farklılıklar vardı. - Striking differences existed between the two boys.

İnsanların farklılıklarının farkında olması gerekir, ama aynı zamanda onları yaygınlığını da kucaklamalılar. - People need to be aware of their differences, but also embrace their commonness.