الإنجليزية - التركية
تعريف setzte in kenntnis في الإنجليزية التركية القاموس.
- informed
- haberdar
Gidişinden beni haberdar etti.
-She informed me of her departure.
Neden haberdar edilmedim?
-Why wasn't I informed?
- informed
- {s} bilgili
O, bilgili bir insandır.
-He is a well informed person.
Biz seni bilgili tutacağız.
-We'll keep you informed.
- informed
- bilgilendirilmiş
- advised
- {s} tedbirli
- informed
- {f} bilgilendir
O, gelişi hakkında onu bilgilendirdi.
-She informed him of her arrival.
Mektup onun ölümüyle ilgili onu bilgilendirdi.
-The letter informed her of his death.
- advised
- tavsiye etti
Erkek kardeşim bana sigara içmeyi bırakmamı tavsiye etti.
-My brother advised me to stop smoking.
Ben ona dinlenmesini tavsiye ettim.
-I advised him to take a rest.
- advised
- {s} iyice düşünülmüş
- advised
- tavsiye et
Erken bir başlangıcı tavsiye etti.
-He advised an early start.
Erkek kardeşim bana sigara içmeyi bırakmamı tavsiye etti.
-My brother advised me to stop smoking.
- advised
- {s} düşünceli
- informed
- {s} haberi olan
- informed
- {s} bilgili, haberli
- informed
- {s} bilgi alan
- informed
- {s} aydın
- informed
- {s} tahsilli
المصطلحات ذات الصلة
setzte in kenntnis
Resimler
السابق
المفضلات