الإنجليزية - التركية
تعريف present participle of stop في الإنجليزية التركية القاموس.
- stopping
- (Bilgisayar) durduruluyor
- stopping
- (Bilgisayar) duruyor
Neden burada duruyoruz?
-Why are we stopping here?
Dur çizgisinde duruyorsun.
-You're stopping on the stop line.
- stopping
- diş dolgusu
- stopping
- tevakkuf
- stopping
- durma
Şimdi bir süre durmamın benim için bir sakıncası yok.
-I wouldn't mind stopping for a while now.
Durmaksızın hepsini bana boşalttı.
-She poured me all of it without stopping.
- stopping
- durarak
- stopping
- {i} dolgu
- stopping
- {i} kesilme
- stopping
- dolgu/duruş
- stopping
- {i} tıkama
- stopping
- {i} durdurma
Tom'u durdurmanın imkanı yoktu.
-There was no stopping Tom.
Polis suçluyu durdurmaya niyetliydi.
-The police were intent on stopping the criminal.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف present participle of stop في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- stopping
- present participle of something
- somethinging
المصطلحات ذات الصلة
present participle of stop
الواصلة
pres·ent par·ti·ci·ple of stopالنطق
Resimler
السابق
المفضلات