تعريف otoparklar في التركية الإنجليزية القاموس.
- parking lots
- plural form of parking lot
- otopark
- car park
Layla noticed Sami's car parked in a parking lot.
-Leyla, Sami'nin arabasını bir otoparka park ettiğini fark etti.
Please park your car in the car park.
-Lütfen arabanızı otoparka park ediniz.
- otopark
- {i} parking
Tom wrote his name on every dirty car windshield in the parking lot.
-Tom otoparktaki her kirli araba ön camına adını yazdı.
The stolen car was found in the parking lot.
-Çalınan araç otoparkta bulundu.
- otopark
- (Otomotiv) parking place
- otopark
- multistorey car park
- otopark
- parking area
- otopark
- parking lot
Tom wrote his name on every dirty car windshield in the parking lot.
-Tom otoparktaki her kirli araba ön camına adını yazdı.
Dozens of cars were parked in the parking lot.
-Otoparka yüzlerce araba park edildi.
- otopark
- car parking
- otopark
- park
Tom wrote his name on every dirty car windshield in the parking lot.
-Tom otoparktaki her kirli araba ön camına adını yazdı.
There is a parking lot behind the theater.
-Tiyatronun arkasında bir otopark var.
- otopark
- car park, parking lot; multistorey car park
- otopark
- guarded parking
المصطلحات ذات الصلة
تعريف otoparklar في التركية التركية القاموس.
- Otopark
- park
- otopark
- Motorlu taşıtların belli bir süre için bırakıldığı yer