Tom hummed a tune to himself as he did the washing up.
- Tom, bulaşık yıkadığı zaman kendi kendine bir melodi mırıldandı.
The shy disciple mumbled his answer.
- Utangaç mürit onun cevabını mırıldandı.
Tom mumbled something in French.
- Tom Fransızca bir şey mırıldandı.
He was mumbling something.
- O bir şey mırıldanıyordu.
Tom was mumbling to himself.
- Tom kendi kendine mırıldanıyordu.
What's happening?, murmured a voice from the other end of the room.
- Odanın diğer ucundan bir ses Ne oluyor? diye mırıldandı.
The shy boy murmured his name.
- Utangaç erkek çocuğu adını mırıldandı.
Tom muttered something under his breath.
- Tom alçak sesle bir şey mırıldanıyordu.
She is muttering to herself.
- O kendi kendine mırıldanıyor.