On dokuz devlet 1816 seçimlerinde oy kullandı.
- Nineteen states voted in the elections of 1816.
2. Mayıs 2011, Kanada Federal Seçimlerinin tarihi: oy vermeye gitmeyi unutmayın!
- The 2nd of May 2011 is the date of the Canadian Federal Elections: Don't forget to go vote!
O, fırsatlarını iyi kullanır.
- He makes the most of his opportunities.
Yerli konuşmacılarla konuşmak için çok fazla fırsatlarım olmuyor.
- I don't get very many opportunities to talk with native speakers.
Japonya'da istihdam imkanları kadınlar için erkekler için olduğundan önemli ölçüde düşüktür.
- In Japan, employment opportunities are significantly lower for women than they are for men.
İnsanın imkânları yalnızca hayal gücü ile sınırlıdır.
- The opportunities of man are limited only by his imagination.
Bana opsiyonlarımın ne olduğunu söyle.
- Tell me what my options are.
Opsiyonlarımız nelerdir?
- What are our options?
Biz zaten olasılıkların yarısını saf dışı bıraktık.
- We've already eliminated half the possibilities.
Geleceğin olasılıklarla dolu.
- Your future is full of possibilities.
Bizim şanslarımız nedir?
- What are our chances?
Şanslarımı sizinle birlikte alacağım.
- I'll take my chances with you.
Bir alıcı piyasası malların bol olduğu, alıcıların çok çeşitli seçimlere sahip olduğu, ve fiyatların düşük olduğu bir piyasadır.
- A buyers' market is a market in which goods are plentiful, buyers have a wide range of choices, and prices are low.
Tom kendi seçimlerini yapıyor.
- Tom makes his own choices.
Seçenekleri kontrol ediyorum.
- I'm checking options.
Tom seçeneklerini düşündü.
- Tom considered his options.
Tom diğer seçenekler olup olmadığını sordu.
- Tom asked if there were any other options.
Hangi ödeme seçenekleri mevcut?
- What payment options are available?