literally, a child from thirteen and nineteen, an adolescent

listen to the pronunciation of literally, a child from thirteen and nineteen, an adolescent
الإنجليزية - التركية

تعريف literally, a child from thirteen and nineteen, an adolescent في الإنجليزية التركية القاموس.

teenager
{i} delikanlı

Tom bir delikanlı iken gazeteler dağıtarak para kazandı. - When Tom was a teenager, he earned money delivering newspapers.

Delikanlı yeni arabasını gösteriyor. - The teenager is showing off his new car.

teenager
{i} on üç ile on dokuz yaşlar arasındaki kimse; genç, delikanlı; genç kız
teenager
(Tekstil) 13-19 yaş arası
teenager
13 - 19 yaş arası genç
teenager
{i} genç

Jolanta, Bronisław'ın üniversitesinden gelen, çok güzel bir genç kızdır. - Jolanta is a very beautiful teenager girl from Bronisław's university.

Bu dergi gençlere yöneliktir. - That magazine is aimed at teenagers.

الإنجليزية - الإنجليزية
teenager
literally, a child from thirteen and nineteen, an adolescent
المفضلات