light up, brighten; elucidate, explain; adorn, decorate, illustrate

الإنجليزية - التركية

تعريف light up, brighten; elucidate, explain; adorn, decorate, illustrate في الإنجليزية التركية القاموس.

المصطلحات ذات الصلة

illuminate

{f} aydınlatmak

Karanlık alanları aydınlatmak için bir el feneri kullanırım. - I use a flashlight to illuminate dark areas.

illuminate

{f} ışıklandırmak

illuminate

tezhipçi

illuminate

aydınlığa kavuşturmak

illuminate

donatmak

illuminate

(Sanat) ışık vermek

illuminate

aydınlat

Ayin sırasında binlerce mum kiliseyi aydınlattı. - Thousands of candles illuminated the church during the ceremony.

Karanlık alanları aydınlatmak için bir el feneri kullanırım. - I use a flashlight to illuminate dark areas.

illuminate

{f} (birini/bir konuyu) aydınlatmak

illuminate

{f} aydınlanmak

illuminate

{f} ışıtmak

illuminate

{f} yaldızlı harflerle süslemek

illuminate

(İnşaat) aydınlatma

Karanlık alanları aydınlatmak için bir el feneri kullanırım. - I use a flashlight to illuminate dark areas.

illuminate

{f} (kitabı/yazıyı) tezhip etmek

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف light up, brighten; elucidate, explain; adorn, decorate, illustrate في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

{f} illuminate

الواصلة

light up, brighten; elucidate, explain; adorn, decorate, il·lus·trate