Bacaklarım acıyor çünkü bugün çok yürüdüm.
- My legs hurt because I walked a lot today.
Kanepeye oturdu ve bacak bacak üstüne attı.
- He sat on the bench and crossed his legs.
Tom bu arazinin yasal sahibidir.
- Tom is the legal owner of this piece of land.
Bir kira sözleşmesi, ev sahibi ve kiracıları arasında yasal olarak bağlayıcı bir belgedir.
- A tenancy agreement is a legally binding document between a landlord and their tenant.
Esrar Kolarado'da artık yasaldır.
- Marijuana is now legal in Colorado.
Onun uzun kolları ve bacakları var.
- She has long arms and legs.
O, tüm ayak işlerini yaptı.
- He did all the legwork.
Ayakları kırık sandalyeleri at.
- Throw away the chairs whose legs are broken.
Dan won't be able to come to the party, since he broke his leg last week and is now on crutches.