kraftrad

listen to the pronunciation of kraftrad
ألمانية - التركية
{'kre: ın} ötmek (horoz)
er s. 'kraftra: t motosiklet
[das] motosiklet
الإنجليزية - التركية

تعريف kraftrad في الإنجليزية التركية القاموس.

bike
{f} bisiklete binmek

Aptallık frenleri olmayan bir bisiklete binmektir. - Stupidity is riding a bike that doesn't have brakes.

Eğer yağmur başlarsa biz bisiklete binmekten vazgeçmek zorunda kalacağız. - If it starts raining we'll have to give up on our bike ride.

bike
bisiklet

Bu bisikleti kullanmalıyım. - I must use this bike.

Dün bisikleti tamir ettim. - I fixed the bike yesterday.

bike
i., k.dili. bisiklet
bike
dili bisiklet
bike
bisiklet,v.bisiklete bin: n.bisiklet
bike
{f} bisiklete bin

Bisiklete binmeyi bilmiyor. - He doesn't know how to ride a bike.

Beş yaşında olduğun için bisiklete binme. - Don't ride a bike because you are five years old.

bike
bisikletle gezmek
bike
{i} motosiklet

Mary'nin motosikletini çalan Tom'du. - It was Tom who stole Mary's bike.

Motosikletim seninki gibi bir şey değil. - My bike is nothing like yours.

bike
{f} motosiklete binmek
motorbike
{i} motosiklet

Dün, Tom bir motosiklet kazasında yaralandı, bu yüzden beden eğitimi dersine şimdilik katılamıyor. - Yesterday, Tom was injured in a motorbike accident, so he can't attend gym class for the time being.

Annesi onun motosiklet sürmesine izin vermedi. - His mother didn't allow him to ride a motorbike.

motorbike
{i} moped, motorlu bisiklet
motorbike
(isim) motosiklet
motorcycle
{i} motosiklet

Bir motosikletim olmasını çok istiyorum. - I really want a motorcycle.

Motosiklete binmek eğlencelidir. - It's fun to ride a motorcycle.

ألمانية - الإنجليزية
motorbike
bike
motorcycle