There were scribbles all along the wall.
 - Bütün duvar boyunca karalamalar vardı.
A terrible, almost illegible scrawl.
 - Korkunç, neredeyse okunaksız bir karalama.
The ruling party is running a smear campaign against the opposition.
 - İktidar partisi muhalefete karşı bir karalama kampanyası yürütüyor.
The ruling party is running a smear campaign against the opposition.
 - İktidar partisi muhalefete karşı bir karalama kampanyası yürütüyor.
A terrible, almost illegible scrawl.
 - Korkunç, neredeyse okunaksız bir karalama.
Tom scribbled something on his notepad.
 - Tom not defterine bir şey karaladı.
Tom scribbled down some details.
 - Tom bazı ayrıntıları karaladı.