التركية - الإنجليزية
تعريف kırsalın في التركية الإنجليزية القاموس.
- kırsal
- agrarian
- kırsal
- (Hukuk) rural
Have you ever lived in a rural area?
-Hiç kırsal alanda yaşadın mı?
This movement from rural to urban areas has been going on for over two hundred years.
-Kırsaldan şehir bölgelerine yapılan bu taşınma iki yüzyıldan daha fazla bir süredir devam etmektedir.
- kırsal
- {s} pastoral
- kırsal
- (Argo) bush
- kırsal
- country side
- kırsal
- rustic
- kırsal
- silvan
- kırsal
- country
I never thought I would enjoy living in the country.
-Kırsalda yaşamaktan hoşlanacağımı hiç düşünmemiştim.
Feeling tired after his walk in the country, he took a nap.
-Kırsaldaki yürüyüşünden sonra yorgun hissettiği için şekerleme yaptı.
- kırsal
- rural, rustic; pastoral
- kırsal
- countrified
- kırsal
- Arcadian
- kırsal
- country, rural, rustic; pastoral
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف kırsalın في التركية التركية القاموس.
- kırsal
- Az insanın barındığı, daha çok kır durumunda olan yer
- kırsal
- Kır ile ilgili
المصطلحات ذات الصلة
kırsalın
الواصلة
kır·sa·lınResimler
السابق
المفضلات