Afedersiniz ,Downing sokağına burdan nasıl ulaşırım?
- Pardon me, how do I get to Downing Street from here?
Sen burda bir öğrenci değil misin?
- Aren't you a student here?
Bundan sonrası çorap söküğü gibi gelir.
- It's all downhill from here.
Bana bunda yardım etmek için burada olmana memnun oldum.
- I'm glad you're here to help me with this.
Tom Mary'nin burayı seveceğini umut ediyor.
- Tom hopes Mary likes it here.
lütfen burayı imzalar mısınız?
- Could you sign here, please?
İşte e-posta adresim.
- Here's my email address.
İşte sizin için biraz haber.
- Here's some news for you.
Sonsuza dek burada kalamam.
- I can't stay here forever.
Lütfen değerli şeyleri burada bırakmayın.
- Please don't leave valuable things here.
Dün buraya koyduğum kitaba ne oldu?
- What happened to the book I put here yesterday?
Buraya dün akşam altıda geldik.
- We arrived here at six yesterday evening.
Hey, sen burada ne yapıyorsun?
- Hey, what are you doing here?
Hey, burada ne oluyor.
- Hey, what's going on here?