in the place or room; usually followed by of

listen to the pronunciation of in the place or room; usually followed by of
الإنجليزية - التركية

تعريف in the place or room; usually followed by of في الإنجليزية التركية القاموس.

instead
-eceğine
instead
karşılık olarak
instead
z. of -in yerine, -ecek yerde, -eceğine: He came here instead. Oraya gideceğine buraya geldi./Başkasının yerine kendisi buraya geldi
instead
(zarf) yerine
instead
Oraya gideceğine buraya geldi
instead
Başkasının yerine kendisi buraya geldi
instead
instead of yerine
instead
He came here instead
instead
bunun yerine

Tom onun dikkatini çekmek için gecenin ortasında Mary'nin penceresine taşlar attı fakat bunun yerine onun camını kırarak sonuçlandı ve Mary'nin babası polisi aradı. - Tom threw rocks at Mary's window in the middle of the night to get her attention, but he ended up breaking her window instead and Mary's father called the cops.

Bunun yerine okyanusa bakan bir oda istiyorum. - I'd like a room facing the ocean instead.

instead
-ecek yerde
instead
onun yerine

Benim canım çalışmak istemiyor. Onun yerine bir sinemaya gitmeye ne dersin? - I don't feel like working. How about going to a movie instead?

Tom Boston'a transfer edilecekti fakat onun yerine onu kovmaya karar verdiler. - Tom was going to be transferred to Boston, but they decided to fire him instead.

instead
ivazına
instead
yerine

Doğru olan cümleleri değiştirmeyin. Yerine doğal görünen alternatif çeviriler ekleyebilirsiniz. - Don't change sentences that are correct. You can, instead, submit natural-sounding alternative translations.

Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar. - In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola.

الإنجليزية - الإنجليزية
instead