Onun nezaketinin karşılığında ona bir hediye verdim.
- I gave her a present in return for her kindness.
Tom yaptığı bütün iş karşılığında ne alıyor?
- What does Tom get in return for all the work he's done?
Karşılık olarak ne yapmak zorundayım?
- What do I have to do in return?
Karşılık olarak ne istiyorsun?
- What do you want in return?
Yardımı karşılığında onu akşam yemeğine çıkardım.
- I took him out to dinner in return for his help.
Onun yardımı karşılığında ona bir içki ısmarladım.
- I bought him a drink in return for his help.
... guarantees a decent return with no risk of losing what you put in ...
... return to being better educated is far greater than it was even a generation ago. Look ...