in jüngster zeit

listen to the pronunciation of in jüngster zeit
الإنجليزية - التركية

تعريف in jüngster zeit في الإنجليزية التركية القاموس.

recently
son dönemlerde

Tom son dönemlerde şişmanladı. - Tom has put on weight recently.

recently
son zamanlarda

Son zamanlarda tembelleştim. - I've been sluggish recently.

New York ve Tokyo arasında doğrudan uçuşlar son zamanlarda başlamıştır. - Direct flights between New York and Tokyo commenced recently.

recently
yeni

Geçenlerde yeni bir daireye taşındım. - Recently I moved to another apartment.

Tom son zamanlarda çok sayıda yeni şarkıları nasıl söyleyeceğini öğreniyor. - Tom has recently been learning how to sing a lot of new songs.

recently
yakın geçmişte
recently
geçenlerde

Geçenlerde bir araba kazası geçirdim. - I was recently in an automobile accident.

Geçenlerde yeni bir daireye taşındım. - Recently I moved to another apartment.

recently
son günlerde

Son günlerde Fransa'dan döndü. - He has recently returned from France.

Son günlerde Tom her zaman Mary ile takılıyor. - Recently, Tom has been hanging out with Mary all the time.

recently
yakınlarda

Tom yakınlarda bir şirket kurdu. - Tom set up a company recently.

Yakınlarda aynaya baktınız mı? - Have you looked in a mirror recently?

recently
bu günlerde
recently
yakın zamanda

Onun yakın zamanda yayımlanan öykü koleksiyonu Esperanto'da post modern eserlerin meraklılarını heyecanlandırıyor. - Her recently-released short story collection thrills enthusiasts of postmodern works in Esperanto.

Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim. - I was recently in an automobile accident.

recently
bu yakında
recently
bu aralar

Bu aralar IT sertifikasyonlarına çalışmak için epey zaman harcıyorum. - I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.

recently
şu aralar
in recent times
yakın zamanda
recently
yakında
recently
şu sıralar

Şu sıralar BT sertifikasyonlarına çalışmaya çok vakit harcıyorum. - I've been spending a lot of time studying for IT certifications recently.

Şu sıralar bu problemi tartıştık. - We have recently discussed this problem.

recently come
Son zamanlarda gelmek
ألمانية - الإنجليزية
recently
in the recent past
in recent times
in recent memory
recently come