I need your signature here.
- Şurayı imzalamanızı rica ediyorum.
The people were in a line to get the signature of the president.
- İnsanlar, Devlet Başkanı'nın imzasını almak için sıraya girdiler.
The two sides signed a peace treaty.
- Iki taraf bir barış antlaşması imzaladı.
Prospectuses must be signed by two sponsor representatives.
- Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.
Few people take the trouble to read all the terms and conditions of a contract before signing it.
- Çok az insan, imzalamadan önce bir sözleşmenin bütün şartlarını ve koşullarını okuma zahmetine katlanır.
I am signing my contract.
- Sözleşmemi imzalıyorum.
Could you please autograph this book?
- Lütfen bu kitabı imzalar mısın?
I'm going to ask him for an autograph. Do you have anything to write with?
- Onun bir imzasını isteyeceğim. Yazmak için bir şeyin var mı?
We were tied to our decision because we signed the contract.
- Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
Prospectuses must be signed by two sponsor representatives.
- Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.
Is Mexico a signatory to the Geneva Convention?
- Meksika, Cenevre Sözleşmesi'nde imza sahibi mi?
She signs the most important documents.
- O en önemli belgeleri imzalar.
He signs the most important documents.
- O en önemli dökümanları imzalar.