تعريف iletişimin في التركية الإنجليزية القاموس.
- iletişim
- {i} communication
However, only the human community has verbal languages as a means of communication.
- Ancak, sadece insan topluluğunun bir iletişim aracı olarak sözlü dili vardır.
Because of modern communication and transportation systems, the world is getting smaller.
- Modern iletişim ve ulaşım sistemleri sayesinde dünya küçülüyor.
- iletişimin dinlenmesi
- (Hukuk) interception of communications/telecommunications
- iletişimin izlenmesi
- (Hukuk) tracing of communications/telecommunications
- iletişim
- {i} transmission
- iletişim
- {i} touch
Where can I get in touch with you?
- Seninle nereden iletişime geçebilirim?
Keep in touch with me.
- Benimle iletişimi koparmayın.
- iletişim
- (Bilgisayar) narrator
- iletişim
- telecommunications
- iletişim
- conversation
The setting influences the conversation.
- Ortam iletişimi etkiler.
Social relationships influence conversations.
- Sosyal ilişkiler iletişimi etkiler.
- iletişim
- (Askeri) command
He has a good command of English.
- O, iyi derecede İngilizce iletişimine sahiptir.
Tom has a good command of French.
- Tom'un iyi bir Fransızca iletişimi var.
- iletişim
- to contact
- iletişim
- communicate to
- iletişim
- channel
- iletişim
- (Hukuk) communication, telecommunications
- iletişim
- transport and communication
- iletişim
- communication bildirişim, haberleşme, komünikasyon
- iletişim
- communications
They monitored the enemy's radio communications.
- Düşmanın telsiz iletişimlerini izlediler.
The rocket put a communications satellite into orbit.
- Roket yörüngeye bir iletişim uydusu koydu.
