Dan got a lucky cat figurine from a co-worker for his birthday.
- Dan doğum günü için bir iş arkadaşından şanslı kedi heykelciği aldı.
Sami needed a few co-workers to assist.
- Sami yardımcı olacak birkaç iş arkadaşına ihtiyaç duydu.
His colleagues gave him a present when he retired.
- O ,emekli olduğu zaman iş arkadaşı ona bir hediye aldı.
Both are my colleagues.
- İkisi benim iş arkadaşımdır.
This clothing is my coworker's, not mine.
- Bu kıyafetler benim iş arkadaşımın, benim değil.
Is your coworker an American?
- Senin iş arkadaşın Amerikalı mı?
My boyfriend and I were workmates.
- Erkek arkadaşım ve ben iş arkadaşlarıydık.
Tom's behaviour had very negative effects on his workmates.
- Tom'un davranışlarının onun iş arkadaşları üzerinde çok olumsuz etkileri vardı.
They are collaborators.
- Onlar iş arkadaşıdırlar.