high efficiency red

listen to the pronunciation of high efficiency red
الإنجليزية - التركية

تعريف high efficiency red في الإنجليزية التركية القاموس.

her
ona

Ona kendi odamı gösterdim. - I showed her my room.

Muhabir: Ona bir kedi yavrusu aldınız mı? - Reporter: Did you buy her a kitten?

her
kendine

Kız bayıldı, fakat biz onun yüzüne su döktüğümüzde o kendine geldi. - The girl fainted, but she came to when we threw water on her face.

Jane'nin hayali kendine yaşlı ve zengin bir sevgili bulmaktı. - Jane's dream was to find herself a sugar daddy.

her
onu

Onu sevip sevmediğini bilmiyorum. - I don't know whether you like her or not.

Onunla kahve dükkanında buluşmaya söz verdi. - She promised to meet her at the coffee shop.

her
dişil onun
her
onun

Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum. - I don't know anything about her family.

Onun görünümünü çekici bulurum. - I find her appearance attractive.

her
{z} dişil onu; ona; ondan; onun: He loves her. Onu seviyor. He looked at her. Ona baktı. They hated her. Ondan nefret ettiler. It pleased
her
kendisi

Kendisini ateşle ısıttı. - She warmed herself by the fire.

Ben, o kızın kendisine yeni bir görünüm vermek için saçını kestiğini düşünüyorum. - I think that girl cut her hair to give herself a new look.

her
ondan

Herkes ondan iyi şekilde bahseder. - Everybody speaks well of her.

O ondan daha akıllıdır. - He's smarter than her.

her
dişil onu
her
(dişil) onu
her
o
الإنجليزية - الإنجليزية
her
high efficiency red

    الواصلة

    high ef·fi·cien·cy Red

    التركية النطق

    hay îfîşınsi red

    النطق

    /ˈhī əˈfəsʜənsē ˈred/ /ˈhaɪ ɪˈfɪʃənsiː ˈrɛd/
المفضلات