O, kullanışlı bir aptaldan daha fazlası değil.
- He's nothing more than a useful idiot.
Havlu hiç kullanışlı değildi.
- The towel wasn't useful at all.
Daha sonraki hayatında sana faydalı olacak kitapları okumalısın.
- You should read the kind of books that will be useful to you later in life.
Bu kitap sana epey faydalı olabilir.
- This book may well be useful to you.
Tüm modeller yanlış, ancak bazıları yararlı.
- All models are wrong, but some are useful.
İnek yararlı bir hayvandır.
- A cow is a useful animal.
Sonunda işe yarar bir öneri!
- Finally one useful suggestion!
Tom işe yarar bir öneri yaptı.
- Tom made a useful suggestion.
This tool is very useful. It makes doing this task a lot easier.