Bu iddialar bir bilimsel dayanaktan yoksun.
- These claims lack a scientific foundation.
Satıcı onun ürününü satmak için bazı abartılı iddialar ortaya attı.
- The salesman made some exaggerated claims in order to sell his product.
Kamuoyu cevapları istiyor.
- The public demands answers.
Taleplerimizin yerine getirilmesini istiyoruz.
- We need our demands to be met.
We gave way to their demands.
- Wir gaben ihren Forderungen nach.
Russia rejected both demands.
- Russland wies beide Forderungen zurück.