fısk

listen to the pronunciation of fısk
التركية - الإنجليزية
fisk
To rebut an argument line-by-line, especially on the Internet
To run about; to frisk; to whisk
التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) günah; Allah'ın emirlerini terk ve Ona isyan etmek, doğru yoldan sapmak
FISK
(Osmanlı Dönemi) Fık: Allah'ın emirlerini terk ve O'na isyan etmek ve doğru yoldan sapıp çıkmak. Böyle olanlara şeriat dilinde "fâsık" denir.Fısk; haktan udul, ayrılmak; hadden tecavüz, hayat-ı ebediyeden çıkıp terketmektir. Fıskın menşei; kuvve-i akliye, kuvve-i gazabiye, kuvve-i şeheviye denilen üç kuvvetin ifrat ve tefritinden neş'et eder. Evet ifrat veya tefrit, delillere karşı bir isyandır. Yani sahife-i âlemde yaratılan delâil, uhud-u ilâhiyye hükmündedir. O delâile muhalef
FISK
(Osmanlı Dönemi) Haddini tecavüz. Günah. Haktan ayrılmak
FISK U FÜCUR
(Osmanlı Dönemi) Allah'a isyan içinde olmak, günah işlemek
fısk
المفضلات