Bana bir fincan kahve getirir misin? Memnuniyetle, canım.
 - Would you get me a cup of coffee? With pleasure, my dear.
Merhaba canım, ben iki resim yaptım ve ben onlar hakkında fikrini istiyorum.
 - Hello, my dear, I made two pictures and I want your opinion on them.
Merhaba, canım, sevgilim, tatlım, kaderim. Günün nasıldı?
 - Hi, my dear, my darling, my honey, my destiny. How was your day?
Mary benim için çok değerli.
 - Mary is very dear to me.
Bu kasaba bizim için değerlidir.
 - This town is dear to us.
Taze sebzeler kışın çok pahalıdır.
 - Fresh vegetables are very dear in winter.
Tom, çocuklarını içtenlikle seviyordu.
 - Tom loved his children dearly.
Birbirimizi içtenlikle seviyoruz.
 - We love each other dearly.