تعريف entsetzt في الإنجليزية التركية القاموس.
- relieved
- rahatlamış
John'un anne babası onun güvende olduğunu duydukları için rahatlamış görünüyorlardı.
- John's parents seemed relieved to hear that he was safe.
Uçağım güvenle indiğinde rahatlamış hissettim.
- I felt relieved when my plane landed safely.
- appalled
- {f} dehşete düş
Onun görgü yokluğu yüzünden dehşete düştüm.
- I was appalled by her lack of good manners.
Az önce gördüğüm şeyden şok oldum ve dehşete düştüm.
- I am shocked and appalled at what I have just seen.
- horrified
- {s} dehşete düşmüş
Tom dehşete düşmüş olmalı.
- Tom must've been horrified.
Mary dehşete düşmüş görünüyordu.
- Mary looked horrified.
- horrified
- {s} dehşete kapılmış
Herkes dehşete kapılmıştı.
- Everyone was horrified.
Onun ebeveynleri dehşete kapılmıştı.
- His parents were horrified.
- horrified
- dehşete düşmek
- relieved
- hafiflemek
- relieved
- içi rahat etmek
- relieved
- müsterih
- appalled
- dehsete düş
- horrified
- {f} korkut
- relieved
- ferah
- relieved
- {f} sıkıntısını hafiflet
- relieved
- ferahlamış
- relieved
- rahat
John'un ebeveynleri uçağın zamanında geldiğini duydukları için rahatlamış gibi görünüyorlardı.
- John's parents seemed relieved to hear that his plane was on time.
Haberi duyduğumda çok rahatladım.
- I felt very relieved when I heard the news.
- relieved
- yatışmış
- appalled
- dehşete düştü
- horrified
- korkmuş
- relieved
- sıkıntısını hafiflet(mek)
- relieved
- kurtar/hafiflet
