Bilim adamları tek boynuzlu atların bir zamanlar Sibirya'da yaşamış olduğunu keşfettiler.
- Scientists have discovered that unicorns once lived in Siberia.
Tom tek boynuzlu atın gerçek olduğuna inanıyor.
- Tom believes that unicorns are real.
Bilim adamları tek boynuzlu atların bir zamanlar Sibirya'da yaşamış olduğunu keşfettiler.
- Scientists have discovered that unicorns once lived in Siberia.
Deniz gergedanı denizin tek boynuzlu atıdır.
- The narwhal is the unicorn of the sea.
Tom tek boynuzlu atın gerçek olduğuna inanıyor.
- Tom believes that unicorns are real.
Deniz gergedanı denizin tek boynuzlu atıdır.
- The narwhal is the unicorn of the sea.
Manny wants to be a unicorn so girls will ride him.
- Manny will ein Einhorn sein, damit ihn die Mädchen reiten.
Do you want to ride a unicorn to work? Because I do.
- Willst du auf einem Einhorn zur Arbeit reiten? Ich schon.