Herkesin menfaatlerinin korunması için sendikalar kurmaya ve bunlara katılmaya hakkı vardır.
- Everyone has the right to form and to join trade unions for the protection of his interests.
Herkesin, hiçbir fark gözetilmeksizin, eşit iş karşılığında eşit ücrete hakkı vardır.
- Everyone, without any discrimination, has the right to equal pay for equal work.
Ben sizin her birinizi bilirim.
- I know each one of you.
Her biri için bir dizüstü bilgisayar yerine bütün konularım için üç halkalı klasör kullanırım.
- I use a three-ring binder for all my subjects instead of a notebook for each one.
Dünyadaki herkes barış ister.
- Everybody in the world desires peace.
Herkes benim gibi olsaydı dünya çok daha iyi bir yer olurdu.
- If everybody were me, the world would be a much better place.
Herkes haberi biliyor.
- Everybody knows the news.
Herkes seni bekliyor.
- Everybody's waiting for you.