diliyor

listen to the pronunciation of diliyor
التركية - الإنجليزية
invoking
present participle of invoke
dile
{f} wish

I wish I were what I was when I wished I were what I am. - Keşke olduğum gibi olmayı dilediğim zaman olduğum gibi olsam.

She wished she had been born twenty years earlier. - O, yirmi yıl önce doğmuş olmayı diledi.

dile
{f} wished

Everybody wished he had been elected governor. - Herkes vali seçilmiş olmayı diledi.

Tom wished he had a decent job. - Tom düzgün bir işi olmasını diledi.

dile
invoke
dile
{f} wishing

Wishing you a magical and memorable Christmas! - Fevkalade ve unutulmaz bir Noel dileriz!

She sat next to him wishing she were somewhere else. - O, başka bir yerde olmayı dileyerek onun yanına oturdu

dile
verbalized
dile
beg

Beggars can't be choosers. - Dilenciler seçici olamaz.

I am no better than a beggar. - Bir dilenciden daha iyi değilim.

dile
articulates
التركية - التركية

تعريف diliyor في التركية التركية القاموس.

DİLE
(Osmanlı Dönemi) Gönül sahibi
DİLE
(Osmanlı Dönemi) f. Dil, gönül, kalb yürek