تعريف defekte في الإنجليزية التركية القاموس.
- glitches
- küçük teknik problem
- bugs
- (Bilgisayar) programdaki hatalar
- defects
- kusurlar
Hamilelik sırasında alkol içmek doğum kusurlarına neden olabilir.
-Drinking alcohol during pregnancy can cause birth defects.
- bugs
- böcek
Böcekleri yakalamak çocuklar için eğlenceli bir etkinlik olabilir.
-Catching bugs can be a fun activity for children.
Her ne zaman penceremi açık bıraksam, böcekler odama uçuyorlar.
-Whenever I leave my window open, bugs fly into my room.
- bugs
- hatalar
Web sitelerinin hataları olabileceğini bilmiyordum.
-I didn't know that websites could have bugs.
Bugün biz ayrılmadan önce tüm hataların onarılması gerekir.
-All bugs should be fixed today before we leave.
- deficiencies
- eksiklikler
- failures
- başarısızlıklar
O zaten başarısızlıklarının üstesinden geldiğini söylüyor.
-He says he has already overcome his failures.
Başarısızlıklarını çoğunlukla kötü şansa bağlıyor.
-He often attributes his failures to bad luck.
المصطلحات ذات الصلة
تعريف defekte في ألمانية الإنجليزية القاموس.
- bugs
- deficiencies
- malfunctions
- breakdowns
- troubles
- defects
- faults
- glitches
- failures
- flaws
- defekte Teile
- broken parts
- fehlerhafte/defekte Körperzellen
- malfunctioning body cells