darstellerin

listen to the pronunciation of darstellerin
الإنجليزية - التركية

تعريف darstellerin في الإنجليزية التركية القاموس.

actor
{i} oyuncu

O şarkı bana ünlü bir sinema oyuncusunu hatırlatır. - That song reminds me of a famous movie actor.

Bir erkek oyuncuya benziyor muyum? - Do I look like an actor?

actress
{i} kadın oyuncu

Tom genç bir kadın oyuncuya aşık oldu. - Tom fell in love with a young actress.

Asla bir kadın oyuncu olmayacaksın. - You'll never be an actress.

actor
{i} erkek oyuncu

Bir erkek oyuncu gibi görünüyor muyum? - Do I look like an actor?

Tom en iyi yardımcı erkek oyuncu dalında oskar kazandı. - Tom won the Oscar for Best Supporting Actor.

actor
{i} aktör

O, Amerikan sahnesinde en iyi aktör oldu. - He became the finest actor on the American stage.

O bir aktör ile birlikte resim çektirdi. - She had a picture taken with an actor.

actor
{i} katılımcı
actor
yapan kimse
actor
bir olayda yer alan kimse
actress
aktris

Joan zor bir çocukluk geçirmesine rağmen büyük bir aktrist oldu. - Joan became a great actress in spite of having had a difficult childhood.

Benim için sürpriz oldu, o çok güzel bir aktrisle evlendi. - To my surprise, he got married to a very beautiful actress.

actor
(Sosyoloji, Toplumbilim) fail
actor
(Sosyoloji, Toplumbilim) edimci
ألمانية - الإنجليزية
player (old-fashioned, usually in proper names)
actress
actor