darauffolgend

listen to the pronunciation of darauffolgend
ألمانية - التركية
ertesi
الإنجليزية - التركية

تعريف darauffolgend في الإنجليزية التركية القاموس.

following
{s} izleyen

O, arkasında izleyen köpeği ile yürüyüşe çıktı. - He went out for a walk, with his dog following behind.

Bizi izleyen birini görmedim. - I didn't see anybody following us.

ensuing
sonradan meydana gelen
ensuing
peşpeşe
ensuing
sonradan gelen
following
yandaşlar
following
{i} aşağıdaki

Önceki hayatınızda kim olabileceğinizi öğrenmek için aşağıdaki formu doldurunuz. - Complete the following form to know who you could have been in a previous life.

Aşağıdaki cümleleri Japoncaya çevir. - Translate the following sentences into Japanese.

following
{f} izle

Demografik verileri izleyerek, hükümet doğum oranını teşvik edecek bir politika benimsemek zorunda kalmıştı. - Following the demographic data, the government was obliged to adopt a policy that would stimulate birth rate.

Tom'un bizi izlemeyi bırakmasını istedim. - I asked Tom to stop following us.

following
ed.-den sonra
ensuing
birbirini takip et(mek)
ensuing
{s} ertesi
ensuing
birbirini takip et
ensuing
{s} ardından gelen
ensuing
{s} sonraki
following
the following şunlar
following
bağımlı olan kimseler
following
{e} sonra

Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı. - Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.

Fırtınadan sonra şehrin bazı kısımları afet alanı gibiydi. - Parts of the city looked like a disaster zone following the storm.

following
tabi olanlar
following
{i} hayran kitlesi
ألمانية - الإنجليزية
-to-be (person)
ensuing
subsequent
following