Oda arkadaşım Çince öğreniyor.
- Mein Mitbewohner lernt Chinesisch.
Buraya Çince okumak için geldim.
- Ich bin hierhergekommen, um Chinesisch zu lernen.
Çinli bayan arkadaşlarımın onları disipline sokmamdan hoşlandıklarını biliyorum.
- I know that my Chinese female friends enjoy my disciplining them.
Onlar Japon mu Çinli mi?
- Are they Japanese or Chinese?
Çinceyi iyi konuşmak zordur.
- It is difficult to speak Chinese well.
Çince öğretmenin kim?
- Who is your Chinese teacher?
Sen Çinli misin yoksa Japon musun?
- Are you Chinese or Japanese?
Çin restoranında Pekin ördeği yedik.
- We ate Peking duck in the Chinese restaurant.