besoldung

listen to the pronunciation of besoldung
ألمانية - التركية
[die] maaş, ücret, gündelik, aylık
en {bı'zoldung} e aylık, ücret
en. e. bı'zoldung aylık, ücret
الإنجليزية - التركية

تعريف besoldung في الإنجليزية التركية القاموس.

salary
maaş

O yüksek bir maaş alır. - She gets a high salary.

O, şu anki maaşından memnun. - She is content with his present salary.

salary
aylık

Emekli olduğunda büyük bir aylık kazanmıyordu. - He wasn't earning a large salary when he retired.

Tom'un o aylıkla çalışmayı kabul edecek olması çok zayıf bir olasılıktır. - It's very unlikely that Tom will agree to work for that salary.

salary
maaş bağlamak
salary
maaşlı
salary
{i} ücret

Avustralya'da asgari ücret nedir? - What's the minimum salary in Australia?

İşçiler ücret artışı istediler. - The workers pushed for a raise in salary.

salary
ücret vermek
salary
ücretli
salary
maaş vermek
salary
salariedaylıklı
salary
{i} aylık bağlamak
ألمانية - الإنجليزية
salary
Grade